Dolar 42,7354
Euro 50,1810
Altın 5.940,48
BİST 11.324,84
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 13°C
Az Bulutlu
İstanbul
13°C
Az Bulutlu
Cum 13°C
Cts 14°C
Paz 14°C
Pts 13°C
Reklam

Diş beyazlatmanın herhangi bir zararı yok

Günümüzün popüler uygulamalarından beyazlatma işlemi ile diş renginin iki tona kadar açılabildiğinden bahseden Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Arzu Tekkeli, doğuştan gelen sararmaların dışındaki tüm değişimleri klinik destekle beyazlatmanın mümkün olduğunu belirterek, bu işlemin, diş minesine veya dokusuna herhangi bir zararı olmadığını söyledi.

Diş beyazlatmanın herhangi bir zararı yok
28 Ağustos 2025 12:07

İSTANBUL (İGFA) – Gün içinde tüketilen yiyecek-içecekler ve beslenme tarzı, diş renginde belirleyici rol oynar. Sık çay ve kahve tüketimi, tütün kullanımı ve bakım eksikliğinin diş sararmasında önemli bir etken olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Arzu Tekkeli, çocukluk çağında alınan bazı antibiyotiklerinde diş minesine zarar vererek renk farklılıklarına sebep olabileceğini söyledi.

SONSUZ BİR BEYAZLIK SÖZ KONUSU DEĞİL

Beyazlatma işleminin, diş renginin birkaç ton açılması anlamına geldiğini ifade eden Tekkeli, “Sınırsız bir beyazlatmadan bahsetmek gerçekçi değil bu nedenle hastaların özellikle bu konuda çok dikkatli davranarak, doğal sınırların ötesinde beyazlık vaadinde bulunan yerlerden uzak durmalarında fayda var. En güncel teknolojilerle en fazla iki ya da üç ton geriye gidilebildiği unutulmamalı. Ayrıca bu olasılık her hasta için de geçerli değil, kimi dişlerde yalnızca bir ton açılabiliyor” dedi.

Beyazlatmanın, diş hekimi muayeneden sonra eğer iyi sonuç alınacağına yönelik bir değerlendirme yaparsa, tek seferde 15’er dakikalık üç seansla gerçekleştiğini açıklayan Tekkeli, “İlk adımda ağız içine diş etlerini ve dokularını koruyacak bir malzeme uygulanıyor ardından sadece diş yüzeyine değecek şekilde beyazlatma jeli sürülüyor. Özel bir beyazlatma ışığıyla da süreç sonlanıyor. Sonraki 24-48 saat boyunca da beyazlatma işleminin etkisi devam edeceği için hastanın bu aralıkta çay, kahve ve meyve suyu gibi içeceklerden uzak durması kıymetli. Uzun vadeli olarak beyazlığın kalıcılığı içinse diş hekiminin önerdiği ürünleri kullanmak gerekir” diye konuştu.

D VE C VİTAMİNLERİ İLE BEYAZLIK SÜRESİ DESTEKLENMELİ

Diş beyazlatma işleminin en fazla 2 yıllık bir kalıcılığı olduğunu dile getiren Tekkeli, “Özel bir gün ya da kendini iyi hissetme ihtiyacıyla beyazlatma işlemi yaptıran pek çok kişi için yeterli ve makul bir süre olsa da hastalar beslenme tarzını değiştirmedikleri sürece dişler bu süre sonunda eski rengine dönmeye başlar. Kemik ve diş dokularımızın sağlığı için D ve C vitaminlerinin iki önemli kaynak olduğunu unutmamalıyız. Bu iki vitaminin eksikliği, dişlerde zayıflığa ve renk değişimine yol açabilir. Bu nedenle rutin sağlık taramalarında vitamin seviyelerine mutlaka baktırılmalı” açıklamasında bulundu.

ETİKETLER: , , , ,